Gizli Örgüt İlluminati ve İlluminati Oyun Kartları

Gizli orgutun tarihi,yapisi ve siyaseti.

HAARP Programı Nedir

Yüksek Frekanslı Aktif Orora Araştırma Programı’nın kısa adıdır HAARP.

2256 Yılından Günümüze Gelen Adam

2256 Yılından Geldiğini İddia Eden Adam

This is default featured slide 4 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.This theme is Bloggerized by Lasantha Bandara - Premiumbloggertemplates.com.

UFO Kazası Kalahari Çölü Olayı

UFO Kazası: Kalahari Çölü Olayı

3 Ekim 2015 Cumartesi

Astral Seyahat Nedir?


Astral Seyahat Nedir?
GENEL TANIM
Astral seyahat terimi Okültizm’de ve Teozofi’de kullanılan bir terim olup, kişinin uyku gibi ruh ve beden bağlarının gevşediği hallerde esîrî beden ya da astral beden (Spiritüalizm’de duble) denilen süptil maddelerden oluşan bedeniyle fiziksel bedeni dışında, bilinci yerinde olarak, başka mekanlarda dolaşmak üzere yaptığı yolculuğu ve bu bedeniyle geçirdiği deneyimleri ifade eder.
Parapsikoloji’de bu, “beden-dışı deneyim” anlamındaki “out-of-body experience” (OBE) olarak, Metapsişik’te ise “şuur projeksiyonu” olarak adlandırılır.
İrâdî olarak gerçekleştirilebilmesi ve deneyim sırasında bilinçli olunması sebebiyle diğer bedendışı deneyimler arasında özel bir yeri vardır. Parapsikoloji laboratuarlarında yapılan deneylerde kişinin deneyim sırasında 5 duyu organı ile algılanabilecek bilgilerden daha fazlasına ulaşabildiği gözlemlenmiştir. Astral beden için duvar gibi fiziksel nesneler ve uzaklık bir engel oluşturmayacağı ileri sürülür. Yani, kişi bu bedeniyle bir anda kıtalar arası yolculuk yapabilir ve maddi engellerin içinden geçebilir. Fiziksel bedenden çıkıldığında öte-alem varlıklarının görülebileceği de ileri sürülmektedir. Uyku sırasında yapılan astral seyahat fiziksel bedene dönüldüğünde birrüya tarzında anımsanmaktadır. Astral seyahatin, okült ve teozofik kaynaklarda ve birçok araştırmacının çalışmalarında “irâdi olarak fiziksel bedenden ayrılma” şeklinde tanımlanmasına karşın (Dr.Scott ROGO, Leaving The Body, 1983), İngiliz parapsikolog Celia Gren bir ayrım yapmış ve “fiziksel beden-dışı deneyimler”den kendiliğinden (irade-dışı) oluşanları için ekzomatik deneyim (ecsomatic experience) terimini ortaya atmıştır.
Konu hakkında en fazla araştırma yapmış kişilerden biri araştırmalarını “Journeys Out of Body” adlı kitabında aktaran Robert Monroe’dur. Halen Amerika Birleşik Devletleri’nde Monroe Enstitüsü adıyla bilinen bir kurum bu konuda çalışmalarını sürdürmektedir. Astral seyahat hakkında ayrıntılı bilgi, Ege Meta Yayınları’ndan çıkan “Astral Seyahat Teknikleri” isimli kitapta bulunabilir.

UFO Kazası Kalahari Çölü Olayı


UFO Kazası: Kalahari Çölü Olayı
7 Mayıs 1989 günü saat 13:45 sularında bir donanma firkateyni “SA Tafalberg“ Cape Town’daki karargahına, radar ekranında Afrika Kıtası’na doğru kuzey-batı yönünden saatte 5746 deniz miliyle ilerleyen tanımlanamayan bir uçan obje gözlemlediklerini bildirdi. Donanma karargahı, cismin varlığını onaylayarak, onun hava üssü radarları, ordu yer radarı ve Cape Town’daki D.F. Halan Uluslararası Havaalanı radarlarınca da tespit edildiğini bildirdi.
Cisim, saat 13:52’de Güney Afrika hava sahasına girdi. Cisimle telsiz irtibatı kurulmaya çalışıldı, fakat tüm iletişi çabaları sonuçsuz kaldı. Valhalla Hava Kuvvetleri Üssü durumdan haberdar edildi ve olay yerine iki Mirage MIG savaş uçağı gönderildi.
Cisim aniden savaş uçaklarının yetişmesi mümkün olmayan bir hızla yön değiştirdi . Saat 13:59’da Filo lideri Goomen , cismin görülebildiğini ve yerinin radarla tespit edildiğini rapor etti. Orduya, Thor 2 lazer silahı yüklü 2 keşif uçağının havalandırılarak cisme ateş açması emredildi ve bu derhal yapıldı.
Ateş sonrasında, Filo lideri Goomen , cismin kör edici ışıklar yaydığını bildirdi. Cisim sallanmaya başlamıştı fakat hala kuzey yönünde ilerlemeyi sürdürüyordu. Saat 14:02’de cismin irtifa kaybettiği ve dakikada 3000 fit alçaldığı rapor edildi. Kontrolünü kaybeden cisim, aniden büyük bir hızla 25 derecelik bir açı yaparak Güney Afrika-Botswana sınırının 80km. kuzeyindeki Kalahari Çölü’ne düştü.
Filo liderine cisim araziden kaldırılana kadar bölgenin çember içine alınması söylendi. Bir grup hava kuvvetleri istihbarat görevlisi, tıbbi ve teknik ekip ile birlikte incelemelerde bulunmak ve enkazı kaldırmak üzere kaza yerine gönderildi.
Cismin incelemesi sonucu elde edilen bulgular şöyledir:
150 metre çapında ve 12 metre derinliğinde bir krater.
Kraterin içine 45 derecelik bir açıyla saplanmış gümüş renkli, disk şeklinde bir cisim.
Cismin etrafındaki kumlar ve kayalar aşırı sıcaktan eriyerek birbirlerine kaynamış.
Cismin etrafındaki yüksek manyetik ve radyoaktif alan hava kuvvetlerinin elektronik ekipmanlarının çalışmamalarına yol açmıştır.
Takım lideri, objenin detaylıca incelenebilmesi için gizli bir üsse taşınmasını önermiş ve bu yapılmıştır. Daha sonra, çarpışmanın yaşandığı arazi kumlarla ve taş molozlarıyla, doldurularak olaya dair kanıtlar yok edildi.
Aracın Cinsi: Bilinmiyor, Dünya dışı kaynaklı olması kesin..
Orijin: Bilinmiyor- Dünya dışı …
Tanımlanabilir İşaretler: Yok- Aracın yanlarına anlaşılamayan işaretler çizilmiş
Boyutlar: Yaklaşık 20 yarda
Uzunluk: Yaklaşık 9.5 yarda
Ağırlık: tahmini 50 Ton
Yapı Maddesi: Bilinmiyor- Aracın dışı son derece parlak, Düz gümüş renkli, Dış yüzünde hiçbir bağlantı yeri görünmüyor
İtici Güç Kaynağı: Bilinmiyor-Laboratuar sonuçları bekleniyor
Notlar: Araçta hidrolik tipte iniş takımlarının bulunması kazaya elektronik arızaların neden olduğunu düşündürmektedir. Kazaya cismin lazerle vurulması neden olmuş olabilir. Araç hidrolik basınç ekipmanlarıyla açılmış ve içinde iki insanımsı varlık bulunmuştur.
İnsanımsı Varlıkların Tıbbi Raporları
Orijin: Bilinmiyor- Dünya dışı ..
Uzunluk: 1.20-1.35 cm.
Ten Rengi: Grimsi mavi ten, yumuşak ve oldukça esnek
Saç: Vücut tamamen kılsız
Baş: Normal insanınkinden büyük. Kafatası yüksek, başın etrafı koyu mavi işaretlerle kaplanmış
Yüz: Yanak kemikleri çıkık
Göz: Geniş ve yana doğru çekik, göz kapağı yok
Burun: 2 burun deliği var
Ağız: Dudaksız, küçük bir yarık biçiminde ağız yapısı.
Çene: İnsanlarınkine oranla küçük
Boyun: İnsanlarınkine oranla oldukça ince.
Kulaklar: Yok.
Vücut/ Kollar: Uzun ve ince, dizlere kadar uzanıyor.
Eller: Perdeli, pençe biçiminde 3 parmaktan oluşuyor.
Gövde: Göğüs ve karın çizgilerle kaplı
Kalça: Küçük, dar
Bacaklar: Kısa ve ince
Cinsiyet: Cinsel organ bulunmuyor.
Ayaklar: 3 parmaklı, tırnaksız.
Not: İnsanımsı varlıklardan her hangi bir kan ya da doku örneği alınamadı. Kendilerine çeşitli yiyecekler sunulduğunda yemeyi reddettiler. İletişim şekillerinin telepatik olduğu sanılıyor. Varlıklar, Hava Kuvvetleri Üssünün 6. Katında tutuluyorlar.
Kaza sonrasında ele geçirilen iki varlığın daha ayrıntılı bir inceleme yapılmak üzere 23 Haziran 1989’da Wright-Peterson Üssü’ne gönderilmesi istendi.

Gizli Örgüt İlluminati ve İlluminati Oyun Kartları


Arkadaşlar merhaba bugün sizlere epey uzun ve çok ilginç bir konunun videosunu hazırladım hepimizin hep duyduğu ve hakkında az yada çok bilgi sahibi olduğumuz illimunati ..
bununla ilgili hazırlanabilecek bir çok konu mevcut hepsini zamanla hazırlayacağım bugün ilk olarak hazırladığım video ise illiminatinin 1994 yılında ABD’de Steve Jackson Games şirketi tarafından çıkarılan ve kartlarla oynanan monopoly tarzı bir oyun..
oyun dediysem öyle çocuk oyunları gelmesin aklınıza Jackson’un kurguladığı oyunları oynayabilmek için belirli bir “olgunluğa” erişmeniz gerekiyor.Kategori olarak “rol yapma oyunları” (Role Playing Game) sınıfına dahil edilen bu oyun özellikle ABD’de çok yaygın.Normalde masa başında oynana,hikaye anlatımına dayalı, bilim-kurgu ve fantastik ögeleri içeren bu oyunların, kartlarla oynanan alt türleri de var.Oyunun adı ise “İlluminati New World Order” (İlluminati Yeni Dünya Düzeni) Evet, yanlış okumadınız. Hani şu dünyayı yönettiği düşünülen gizli örgüt Illuminati.
Oyunun kutusunda şöyle yazıyor “Maybe the Illuminati are behind this game.They must be- they are by definition, behind everything” (Belki bu oyunun arkasında illuminati vardır.Her şeyin arkasında olabileceği gibi.) Şimdi 1994 yılında çıkmış bu oyunumuzun kartlarına bir bakalım eminim bir çoğu size çok tanıdık gelecek. edindiğim bilgiler ışığında yaşanmış ve gerçekleşmiş olduğu düşünülen kartları sizlere açıklayacağım ve videonun sonunda ise ne anlam taşıdıklarını ne zaman gerçekleşecekleri yada gerçekleşmişler mi belli bilinmeyen tüm kartları seyredebilir sizde yorumlarını yazabilirsiniz….
şimdi en meşhurlarından başlayalım
ikiz kulelerin vurulması
kartta gördüğünüz üzere bariz iki adet kule vuruluyor Kartın başlığı “Terrorist Nuke” yani terörist saldırısı ve kartın alt kısmındaki açıklama çok daha ilginç “Bu kartı kontrolünüz altında bulunan bir şiddet grubuna +10 güç veya +10 direnç vermek için kullanın.”
Günümüzde ikiz kulelerin ABD tarafından yıkıldığı su götürmez bir gerçek ve bunu da müslüman terörist gruplarını güçlü göstererek,orta doğuyu işgal etmek için yapılan bir tezgah olduğu da ortada sanırım aynen kartın alt kısmındaki açıklamada olduğu gibi.
Pentagon’un Vurulması
ikinci olarak vurgu yapmak istediğim konu, bu kartların 1994 yılında piyasaya sürülmüştür. Aşağıdaki resme baktığımızda, oyun kartının üstünde Pentagon yazıyor ve Pentagon’un vurulduğuna dair bir resim gösteriyor. Pentagon 11 Eylül 2001 tarihinde vuruldu. Bu olana göre, Pentagon’un vurulmasının arkasında İlluminati’nin parmağının olduğunu çıkarabiliriz.
Japonya Depremi
sıradaki olay ise Japonya depremi. oyun kartına baktığımızda kartın arkasında Türkçe anlamıyla “Birleşik Felaket” yazıyor.
Bu yazının anlamını düşünecek olursak, Japonya depreminden sonra nükleer tesislerde oluşan sıkıntıdan dolayı etrafa yayılan radyasyon ikinci bir felaket oluşturdu.
yani birleşik bir felaket oluşmuş oldu
Peki bu kartta gösterilen resim Japonyayı mı gösteriyor? ve japonya yı gösterdiğini nereden anlıyoruz?
2. Resimdeki saat kulesi Tokyo Wako Saat Kulesidir. zaten bu saat kulesi de oyun kartında görüyorsunuz.
kulede gördüğümüz gibi saat 11 i 3 geçiyor.
Buda Japonya’da olan depremin 11/03/2011 tarihinde olacağına işaret ediyor ve bu tarihte gerçekten Japonya’da deprem oldu.
tabi ki çoğunuzun aklınıza şu soru geliyordur deprem o tarihte nasıl oluştu? nasıl o tarihe denk geldi? İlluminati’nin deprem oluşturabilecek gücü var mı? evet var Abd nin HAARP silahına sahip olduğunu biliyoruz Peki bu HAARP silahı ne işe yarıyor? Gönderdiği sinyallerle mevcut deprem riski olan bölgelerdeki fay hattını tetikleyerek harekete geçmesine sebep oluyor.Böylece aslında doğal afet gibi gözüken bu felaket gerçekleşiyor. bu konu hakkında yapmış olduğum bir video mevcut seyretmenizi tavsiye ederim
Endonezya Tsunami Felaketi
sıradaki Karta baktığımızda bir tsunami görüyoruz. Açıklamasında ise, bu kart bir kıyı şehrini hemen yok etmek için kullanılır yazmakta. Endonezya’da da 7.7 şiddetinde deprem olması sonucu bir tsunami oluştu ve her yer sular altında kaldı. Buda akıllara yine HAARP silahını getiriyor.
Barrack Obama’nın Seçimleri Kazanması
işte en sevdiğim ve cok acık seçik olan kartlardan bir tanesi
Bu kartta da ABD başkanı Barack Obama’yı çok net bir şekilde görüyoruz. demek oluyor ki eskiden çıkarılan bu oyun ve oyununun kartlarında abd nin siyahi bir başkanı olacağı da belliymiş demek ki abd yi yönetecek kişileri de illimunati seçiyor
Ekonomik Kriz
sırada iki adet kar birlikte var görmüş olduğunuz kartlar İlluminati’nin paraya yön vererek ekonomik krizlere neden olabileceğine işaret edilmekte. Bugün Avrupa’nın bir çok yerinde yaşanan ekonomik krizlerde buna bağlı olarak çıkmakta. Örneğin Yunanistan ve İspanya’da olduğu gibi.
Ortadoğu İsyanları
işte yine iki kart birlikte siyonizmin devletleri daha kolay kontrol altında tutabilmesi için diktatörlükleri yıkıyor ve onları küçük parçalara ayırıyor bu kartlarda orta doguda yasanan isyanlarda dış güçlerin parmağının oldugu bariz şekilde belli
Akıl Kontrol Edici
bu karta baktığımızda akıl kontrol edici lazer adını taşıdığını görüyoruz bu kart bence şu anda gerçeklesen bir olay
medya gazete vasıtasıyla zihin kontrolü yapılıyor insanların düşüncelerini ve şeçimlerinin bir kalıba sokulmaya çalışıldığını ve anlattığını düsünüyorum
şimdi biraz hızlanalım kısa kısa baslıklar altında geri kalan kartlara göz atalım
Büyük medya
evet işte en büyük silah medya insanları neye inandırmak istiyorlarsa onun hakkında yapılan yalan dolan haberler ile insanlar kandırılıyor..
subliminal mesajlar
artık bunu bilmeyen kalmadı hemen hemen seyrettiğimiz her filmin çizgi filmin içerisine yerleştirilen bu yazılar insanların bilinç altında bazı düşüncelerinin enjekte ediyor
Kablo tv
işte yine medya ile ilişikli olan bu kartta bizleri televizyon basına bağlayıp gerçeklerden uzaklaştırmak ve yapmak istedikleri düşünceleri bize aktardıkları televizyon ve binlerce kanaldan oluşan kablo tvler
Medya Sansasyonları!
bu kartta da İnsanları uyuşturma ve oyalama taktikleri görüyoruz ve bunu da çok iyi yapıyorlar
Program dışı!
bu kartta bizlere diyorlarki yada kendilerinden olanlara diyorlarki eger bizden ayrılırsanız bu duruma düşersiniz işte İlluminati’den çıkan kişilerin düşürüldüğü rezil durumlar. Britney Spears’ı hatırlayalım.
Tarihin yeniden yazılması!
Okul kitaplarına yalan ve dolanın doldurulması.
Nükler faciya
Japon Nükleer faciası 2011 ya da Çernobil’i de kastediyor olabilir.
hangisi olursa olsun belli ki zamanında bunu da söylemişler bizlere
petrol sızıntısı
söyle bir bilgimizi tazeliyelim ve hatırlayalım
2010 yılındaki Meksika Körfezi petrol sızıntısı
Genleriyle oynanmış hayvanlar
Albino (Renksiz) timsahlar.Genleriyle oynanmış fazla yaşayamayan canlılar.
Ekin çemberleri
Dünyanın dört bir yerindeki tarlalarda bir gecede oluşan devasa şekiller.
uzaylılarmı yapıypr yoksa dunyalılar tarafındanmı yapılıyor yada illimunatinin uzaylı varlıkların varlığından haberleri çok eskiden beri vardı bizleremi açıklamadılar
Gerillalar
evet yakın zamanda hepimiz televizyonlardan seyrettik Somali korsanlarını hatırladınız dimi ?
yozlaşma
kartta gördügünüz üzere yardıma ihtiyacı olan insanlardan yardımların kaçırılmsı yada yardım edilmemesi
Deprem Makinası
evet daha öncede bahsettim japonya depremi kartında..çok gizli olan ama son zamanlarda hakkında fazlasıyla konuşulan haarp yani iklim silahı depremleri başlatıyor olabilir
NATO!
İçine aldığı askeriyeleri kuklalaştıran ve kendileri için kullanan topluluk.
Paralı Askerler!
Vatanı için değil, para için savaşacak askerler yaratmak.artık ne amaçla kullanılacaklarsa
OPEC!
bu kartta görüldüğü üzere arap seyhlerinin lüks ve sefahat içinde kuklalaştırılması.
Reformların Süpürülmesi!
İnsanlığın yararına olan bütün reformların saf dışı bırakılması.
Tütün Şirketleri!
Küresel ekonominin en büyüklerinden.. Nüfus kontrol silahlarının da en etkili silahlarından
Nüfus azalması!
kartta gördügünüz havaya salınan gaz ve bu gazın almıs oldugu kuru kafa şekli yani atmosfere salınan gazlar ile insan ömrünün kısaltılması çünkü 10 insan 100 insandan daha kolay kontrol edilir.
Hastalıklar
labaratuarlarda Üretilmiş hastalılardan biri olan İrlanda domuz gribi tarihi hatılaryalım kartlar 94’de çıktı hastalık 2009’da bakalım daha neler cıkacak
Hastalık kontrol merkezi!
Yeni hastalıklar üretip üç şeyi başarmak
insanlarda korkuyu başlatmak ve arkasından tedavi ediyoruz diye nufus kontrolu ve ılc fırmalarının kazançları
telekulak
İnsanlar dinlenecek.istedikleri kişi hakkında hersey ınternet ortamına yada medyada yayınlanacak yada bunları yaparız dıyerek korku salınacak
video oyunları
işte hemen hemen çoğumuzunbasından saatlerce kalkmadıgı ve zamanımızı bosa harcadıgımız
Video oyunları! Gözleri dünyaya kapalı, hipnotize olmuş beyinler.
piyango
normal yoldan kazancı ıyı olmayan kişilerin en kısa yoldan zengınlıge ulasma yollarından bırı pıyango ve sans oyunları
Barış için öldür!
insanlara özgür oldukları aşılanacak
sosyalizim komünizim kapitalizm sal-solve bunun gibi aklıma gelmeyen yüzlercesi..insanlar yani bizler bir trafı şeçip o taraf için savaşıp birbirimizi kıracagız ani kısacası bunun adı böl parçala yönet
Bilim-Kurgu fanatikleri.
Hayali senaryolarla insanları oyalamak.
bende bir bilim kurgu fanatiğiyim hayali seneryoların ıcınde kendımı nasıl kaybettıgımı ben bılırım
Sansür!
Doğruyu söyleyenlerin yada söylemek isteyenlerin medyadan uzaklastırılması susturulması
Özelleştirme!
Halka ucuz ve bol gıda ve tüketim maddesi sunan kuruluşların özelleştirilmesi.
Enerji Krizleri!
suni krizler yaratılarak bir kriz varmış göstermek tabi ki buda onların işine geliyor
Uluslararası hava organizasyonu!
bu kartta elinde bir kağıt olan adam ne yapıyor dersiniz nedense kartta hortum ve fırtına gözüküyor
sanırım buda yine iklim silahı haarp
NASA!
bu kartta ise gördüğümüz sey çok ilginç
bir stüdyo Amerikalı astronot ve bir bayrak bana aya çıkışı hatırlatıyor
ama su var aya çıkış tarihi bu kartlardan çok daha eski sanırım diyorlar ki biz aya çıkmadık stüdyoda çektik
zaten (Bilim adamları “kamera bantlarını verin inceleyelim” dedikleri zaman “bantları kaybettik bulamıyoruz” demişlerdi.)
Yargı
Yargı ve yönetimin etki altına alınarak istedikleri kararların çıkarılması.
bank merger
Bankaların birleşip tek merkezden yönetilmesi
Piyasa manipülasyonları.
İstenilen ülkenin piyasasına etki etme.
Değer spekülasyonu!
Altının yükselişini hatırlayalım ve altın sahıbı olanların nasıl zengınlestıgını
Multinational Oil Companies ;
Çok uluslu Petrol Şirketleri
Prenses Diana
evet bildigimiz prenses diana nasıl öldüğünü biliyoruz peşindeki gazeteci ordusundan kaçarken kaza yapmıştı
Epidemic
bu kartın üzerinde ilaçlar ve karantina yazısını görüyoruz aklıma ilk gelen laboratuvar ortamında yaratılan salgın hastalıklar
Bill Clinton ve Hilary Clinton
beni çok ama cok sasırtan kartlardan ikisi
iki karta tek tek bakacak olursak çok birşey ifade etmiyor ama ıkı kartı bırlestırınce bence cok sey ıfade edıyor
gorgugunuz uzere clıntın ın boynundakı tasmayı hilaryi tutuyor ben bu ısten sunu anlıyorum hıly clınton kontrolunde olan bır abd baskanı sımdı super bır şeyden bahsedeceğim bu iki kart bize barız sekılde daha oncede bahsettıgım zıhın kontrolunu acıklıyor Duymuşsunuzdur belki, Bill Clinton’ın çoğu ropörtajını ‘yoğun zihin kontrolü’ altında verdiği konuşuldu. Hatta kamera arkası görüntüleriyle de bu ispatlandı. kısa bır kamera arkası goruntusu seyrınden sonra kartlara devam edecegız .
Tax Reform ;
kısa bir videonun ardından yani kartımız bu kartta Vergi Reformları anlatılıyor
Messiah ;
Mesih… sanırım Sahte mesih planları da var illimunatinin
Plague of Demons ;
bu kart İblis Vebası anlamı taşıyor sanırım ilerde anlayabileceğiz
Meteor Strike ;
Meteor Çarpışı…. Biliyorsunuz bununla ilgili haberler çoğaldı son zamanlarda…
Immortality Serum ; Ölümsüzlük İlacı… Bununla ilgili haberler de duymuşsunuzdur.
ölen insanlara yaptıkları iğnelerden sonra ölü kişinin bazı kaslarının hareket etmesıyle ılgılı
Empty Vee ; iste yine en buyuk silahları medyanın bir kolu MTV kanalı
Eliza. Bu gördüğümüz kart, Yapay Zeka’yı temsil etmekte…
Flesh-Eating Bacteria ; Et Yiyen Bakteri…
The Weird Turn Pro ;
Garip Dönüş Programı, ya da Garipliğe Dönüş Programı,
örnek verecek olursak Lady Gaga…
uzaylı istilası
illimunati tarafından uaylı istilası gerceklestırılecek yada gercekten gerceklesecek aklıma su sorular gelmıyor degıl acaba bu grup uzaylılardanmı olusuyor olurmu olur buda apayrı bır konu zaten cunku kartlarda dısardan gelecek bır saldırya karsı tum ulusların ekonomonın ve ınsanların bırlesmesını anlatıyor
Empire State Binasının Çöküşü
evet bir kart daha Empire State Binasının Çöküşü ama bu çöküş uzaylıların saldırısıyla oluyor acaba kendılerı yapıp uzaylı istilası mı diyecekler yada yine tekrarlıyorum kendilerimi uzaylı
İnsan Klonlama
doly isimli koyundan sonra gizli gizli insan klonlama deneyleri sürdürüldüğünü biliyoruz hatta bir bilim adamı dünya da yasayan 7 adet klon insan olduğunu söylemişti hatırladığım kadarıyla bunu araştırıp videosunu yapmayı düşünüyorum ileriki zamanlarda zamanlarda
ama su bir gerçek ki ilerde insan klonlama ile ilgili bir çok haber duyacağız
Üçüncü Dünya Savaşı
ve anlatacağım en son kart ise 3. dünya savası ne zaman olur yada olur mu bilinmez ama su bir gerçek ki dünyamızda yasanan olaylar her gecen gün bu savaşın yaklaştığının habercisi
evet arkadaşlar yüzlerce kartın içinden sizlere anlatacağım kartlar bu kadar umarım severek beğenerek seyretmişinizdir
şimdi anlatmadığım anlamı belli olmayan gerçekleşip gerçekleşmediği hakkında bilgi bulunmayan diğer kalan kartlardan oluşan slay tı seyretmenizi rica ediyorum ve seyrettikten sonra aklına gelen teoriler varsa kartlarla ilgili lütfen yorum olarak yazarsanız bu konu üzerinde güzel bir konuşma ortamı doğabilir hepinize teşekkür ederim sabırla seyrettiğiniz ve dinlediğiniz için sizleri kartlarla bas basa bırakıyorum
iyi seyirler ….

HAARP Programı Nedir


HAARP Programı Kısaca Nedir?
Yüksek Frekanslı Aktif Orora Araştırma Programı’nın kısa adıdır HAARP.
Bilindiği gibi, son yıllarda en fazla tartışılan konulardan biriside, küresel iklim değişiklikleridir.
İklimler, istenildiğinde değiştirilebilir mi?
Bu tartışmalar uzun yıllardan beri yapılmaktadır. Bu gün gelinen noktada, bu tartışma daha bir can alıcı şekle dönüşmüştür. Çevre ve doğa şartlarını değiştirme mücadelesi, aslına bakılırsa son 50 yıldır devamlı olarak tartışılmaktadır ve ABD başta olmak üzere, Rusya’da bu yönde önemli mesafeler kat etmiş durumda.
İlk olarak Amerikalı matematikçi John Von Neumann iklim değiştirme deneylerine başlamış. Bu deneyler özellikle soğuk savaş döneminde, ABD Savunma Bakanlığı ile birlikte, daha o zamandan bazı iklim savaşı yöntemlerini öngörmüştü. Bu gün çevre şartlarını değiştirme teknikleri, ABD ordusu tarafından uygulanmaktadır.
ABD ordusunun bu yönde yapmış olduğu çalışmaların kısa adıdır HAARP. Yani Yüksek Frekanslı Aktif Orora Araştırma Programı. Bu araştırma programı, Yıldız Savaşlarının bir parçası olarak geliştiriliyor ve bu programın en büyük özelliği, atmosfer tabakasından işletilen ve dünyanın her tarafında tarım ve ekoloji sistemlerini alt üst etmeye gücü olan bir kitle imha silahı.
Savaşan güçler açısından bu denli devasa bir kitle imha silahına sahip olmanın hiç kuşku yok ki bir dizi avantajı vardır ve düşmanı zorlamak ve yok etmek adına gücü elinde bulundurana önemli imkanlar ve seçenekler sunar. Bu seçenekler arasında fırtına, sis, yağmur, sel, kasırga, kuraklık ve deprem gibi bir dizi doğal afet yaratma seçeneği vardır.
Aynı zamanda iklim değiştirme teknolojileri, hem iç güvenlik ve hem de dış güvenlik alanındaki önlemlerin önemli bir parçası olacağı gibi, aynı zamanda uzayda hava şartlarını ekileyerek, yapay iklimler yaratmakta söz konusudur.
Aslında BM bu konuda 1977 yılında bir adım atmış ve o dönemde almış olduğu bir kararla bu gibi iklim değiştirmeye yönelik çalışmaların yapılmamasına yönelik “uzun süre etkili olacak vahim sonuçlara yol açabilecek olan çevreyi değiştirme teknolojilerini yasaklayan” bir Uluslararası anlaşmayı kabul etmiş. Bu teknolojilerin dünyanın yapısını değiştirme, bitki ve su örtüsünü ve atmosferini yada uzay yapısını değiştirme olarak tanımlanmıştı. 1977 yılındaki bu anlaşmanın özü 1992 yılında Rio de Janerio’daki Dünya zirvesinde de yinelenmek sureti ile askeri amaçlı kullanım konusu bir tabuya dönüştürmüş.
Ne var ki dünyanın Jandarması ABD bu gibi hususları hiç bir zaman dikkate almadığı için, 1992 yılından beri daha bir aktif olarak iklim değiştirme teknikleri üzerinde çalışmalar yapmaya başlıyor.
HAARP 1992 yılında ortaya çıkıyor. Alaska’nın Gokona yöresinde yüksek frekanslı radyo dalgaları ile atmosferin üst tabakalarına çok yoğun enerji gönderebilen ve alan yüksek frekans antenlerinden oluşuyor.
HAARP’ın finansmanı ABD Hava Kuvvetleri, ABD Donanması ve İleri Düzeyde Savunma Araştırma Projeleri Ajansı
tarafından sağlanıyor.
Bu konuda ABD kaynaklarının yapmış olduğu açıklamalara göre HAARP’in amacı araştırma için atmosferin üst düzeylerinde bazı küçük, yerel değişiklikler oluşturmak.
Oysa bu konuda Uluslararası Halk Sağlığı Enstitüsü bir açıklama yapıyor ve HAARP’in dev bir ısıtıcı gibi işlediğini, atmosferin üst düzeylerine feci düzeyde zarar verebileceğini, dünyayı koruyan tabakada büyük yaralar açtığını söylüyor.
Peki bu söylenenlerin dışında HAARP programında başka neler varmış?
Mesela radyo iletişim hatlarını kırabilecek silahlar üretmek HAARP programında varmış.Mesela roket ve uzay gemilerine yerleştireceği aletlerle, elektrik ağlarında büyük kazalara yol açabilecek bir silah oluşturmak da varmış.
Petrol ve gaz hatlarında ciddi kazalara yol açarak, akıl sağlığını etkileyebilecek silah oluşturmakta HAARP programında varmış.
Dolayısı ile bu verilerin ışığından yola çıkarsak, insanlığın karşı karşıya olduğu feci durum, akıl almaz boyutlarda. Şayet bu gibi silahların üretimi hayata geçerse, ABD dünyanın bir çok bölgesine, inanılmaz zararlar verecektir. Başka ülkelerin ekonomilerini direkt olarak yerle bir edebilecektir.
Eko sistemleri ve tarımı etkileme amacı ile kullanılabilir. Dünyanın bir çok coğrafyasında istediği anda tarımı zayıflatabilir ve kendisine olan bağımlılığı daha da bir direkt hale getirebilir.
Yani daha açık bir ifade ile, HAARP programı bir çok yönü ile diğer alışılmış stratejik silah sistemlerini gölgede bırakıyor.

Uzaylılar Tarafından Kaçırılanlar Ve Kaçırılanlara Takılan Mikroçipler


Kayıtlara Geçen Kaçırılma Dosyaları (Alien Abduction)
MİKROÇİPLER
Uzaylılar tarafından kaçırılma olaylarıyla ilgili raporlarda bahsedilen ortak noktalardan biri de, uzay gemilerine alınan kişilerin birtakım fiziksel testlerden geçirildikleri ve vücutlarına ince, uzun iğnelerin enjekte edildiğidir. Bu iğnelerin ucunda, kimi zaman 0.25 cm’den daha az bir çapa sahip, ince metalik toplar bulunmaktadır. Vücuda enjekte edilen bu iğneler çıkarıldığında uçlarındaki topların yerinde olmadığı görülmüştür. Kaçırılma deneyimi yaşayan kişiler, “mikroçip” adı verilen bu parçaların burunlarına, kulaklarına, sinir uçlarına ve hatta göz kapaklarına yerleştirildiğini söylemektedirler.
Kaçırılanların bazıları, bu küçük topların, yine benzer bir operasyonla vücutlarından geri çıkarıldığını rapor etmişlerdir.
Uzaylı mikroçiplerinin varlığı, ilk kez 1967 yılında, Betty Andreasson adlı Massachusetts’li kadının uzaylılar tarafından kaçırılmasıyla duyulmuştur. Andreasson, dünya dışı varlıklar tarafından kaçırıldığını ve uzaygemisinde yapılan tıbbi incelemeler sırasında burnunun içine küçük, sivri uçlu bir topun yerleştirildiğini açıklamıştır.
Eylül 1986’da, saygıdeğer bir bilim gazetesi olan Nature’de, İngiltere Oxford Üniversitesi jinekologlarının bir raporu yayınlanmıştır. Raporda, doğum öncesi rutin kromozom testinden geçen bir kadın hastanın jenital sıvısında esrarengiz bir cismin bulunduğu belirtilmektedir. Tanımlanamayan bir maddeden yapılmış olan ve küçük noktalardan oluşan bu cisim, sadece 10 mikron ölçüsünde olup, şimdiye kadar tespit edilebilmiş tüm mikroçiplerden daha küçüktür.
MİKROÇİPLERİN VÜCUTTAN ÇIKARILMASI
Uzaylı mikroçipleri, 1994 yılından beri cerrahi operasyonlar yoluyla vücuttan çıkarılabilmektedir. Ayak parmağı, el, çene, dış kulak gibi organların içinde sinir uçlarında rastlanan bu cisimlerin, sadece top biçiminde olmadığı, pek çok başka biçime de sahip oldukları görülmüştür: üçgen, çubuk, tel, vb…Kimi zaman bu cisimlerin bulunduğu yerler üzerinde yara izlerine rastlanmıştır. Bazı vakalarda çıkarılan bu cisimler bir koza şeklinde olup, içinde fosfor yeşili ışınlar yaymaktadır.
1995 yılının Haziran ayında, California’lı Pediyatrik Tıp Doktoru Roger Leir, bir UFO sempozyumu sırasında, kaçırılma olayları hakkında bir rapor sunan Houston’lu UFO araştırmacısı Derrel Sims’le tanışmıştır. Bir pediyatri (ayak hastalıkları) uzmanı olan Dr. Leir, Sims’in sunuşunda uzaylılar tarafından ayağının içine yabancı bir cisim yerleştirilmiş bir kadından bahsetmesinden oldukça etkilenmiş ve olayı incelemek istemiştir.
Patricia Damly adlı bu kadının ayak röntgenini inceleyen Dr. Leir, ilk bakışta bu cismin ortopedik cerrahide kullanılan paslanmaz çelik materyallerden biri olduğunu düşünmüş, fakat Patricia’nın daha önce herhangi bir ayak ameliyatı geçirmemiş olduğu ortaya çıkmıştır. Kadının ayağında bulunan bu esrarengiz cismin uzaylılar tarafından kaçırılmasıyla ilgili olma ihtimali hem Sims’i hem de Leir’ı oldukça etkilemiş; Dr. Leir, söz konusu hasta California’daki kliniğine getirilirse bu cismi ayağından ücretsiz olarak çıkaracağını duyurmuştur. Sims Leir’e, elinin içinde benzer bir yabancı cisim bulunan Pat Parrinello adlı kadından da bahsetmiş ve ona kadının el röntgenini göndererek fikrini sormuştur.
Dr. Leir’a gönderilen Damly ve Parrinello’nun röntgen filmleri radyologlarca incelenmiş; sonuçta her iki cismin de metalik olduğu, kesinlikle doğal bir kist ya da benzeri bir oluşum olmadıkları anlaşılmıştır. Bu iki kadın, vücutlarındaki yabancı cisimleri çıkartmak üzere Ağustos 1995’te Dr. Leir’in kliniğine gelmişlerdir.
Patricia Damly, Ekim 1969’da, Teksas’ta uzaylılar tarafından gemiye alındığını, fakat olayla ilgili çok az şey hatırladığını anlatırken, Pat Parrinello geçen 42 yıl içinde pek çok UFO gözlemi yaptığını belirtmiş ve kaçırılma olayının 1954 yılında, kendisi henüz 6 yaşındayken gerçekleştiğini açıklamıştır. Parrinello, elindeki yumruyu 1971 yılında geçirdiği trafik kazasının ardından çekilen röntgenleri görene kadar fark etmediği söylemiştir.
Damly’nin ayak parmağında bulunan ince, üçgenimsi cisim 1 saatlik bir ameliyat sonunda çıkarılabilmiştir. Domates çekirdeği büyüklüğündeki cismin etrafında oluşan gözle görülebilir ince bir doku, cismi vücutta bulunduğu süre boyunca kaslardan izole etmiştir

Dünyadan Çıplak Gözle Kaç Galaksi Görülebilir


Çıplak gözle kaç galaksi görebiliriz..?
Beş bin? İki milyon? On milyar?
Hayır, dört tane görebiliriz. Aslında oturduğumuz yerden yalnızca iki tane görebiliriz, bunlardan biri de içinde bulunduğumuz Samanyolu’dur.
Evrende 100 milyardan fazla galaksi bulunduğunu ve bunların her birinde de 10 ila 100 milyar arası yıldız olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, bu durum biraz hayal kırıklığı yaratır. Dünyadan çıplak gözle toplamda sadece dört galaksi görülebilir; bunlardan da sadece yarısı aynı anda görülebilir (her yarımküreden iki tane). Kuzey Yarımküre’den Samanyolu’nu ve Andromeda’yı (M31) görebilirken, Güney Yarımküreden Büyük ve Küçük Macellan Bulutları’nı görebiliriz.
Olağandışı görme yeteneğine sahip bazı insanlar üç galaksi daha gördüklerini iddia ediyor: Üçgen Takımyıldızı’ndaki M33 Galaksisi, Büyükayı Takımyıldızı’ndaki M81 Galaksisi ve Su Yılanı Takımyıldızı’ndaki M83 Galaksisi; ama bunu kanıtlamak çok zordur.
Çıplak gözle görüldüğü düşünülen yıldız sayısı büyük bir değişkenlik gösterir, ama toplam sayının 10,000’in oldukça altında olduğu konusunda herkes hemfikirdir. Astronomiyle ilgili amatör bilgisayar yazılımlarının çoğu aynı veritabanını kullanır: Bu veritabanının listesinde “çıplak gözle görülebilir” 9600 yıldız vardır. Ancak, kimse bu rakama gerçekten inanmaz. Diğer tahminler 8000 civarından 3000’in altına kadar iner.
Sovyetler Birliği’nde, geceleyin gökyüzünde görülebilen yıldız sayısından daha fazla sinema salonu olduğu (5200 civarı) söylenirdi.
Kanadalı internet sitesi www.starregistry.ca ‘da 98 Kanada Doları karşılığında bir yıldıza sizin veya bir arkadaşınızın ismini verebiliyorsunuz; 98 yerine 175 Kanada doları verirseniz size bir de çerçeveli belge veriyorlar. Bu site, çıplak gözle görülebilen 2873 yıldız listeliyor. Bu yıldızlar daha önceden tarihsel ya da bilimsel isimler almış oldukları için bunların hiçbirine isim verilemiyor.

2256 Yılından Günümüze Gelen Adam



2256 Yılından Geldiğini İddia Eden Adam
HAFTADA 800 DOLARINI 350 MİLYON DOLARA ÇIKARAN YATIRIMCI, İNSİDER TRADİNG SUÇLAMASIYLA KARŞILAŞINCA “BEN ASLINDA 2 BİN 256’DAN GELEN ZAMAN YOLCUSUYUM” DEDİ. AMERİKAN SERMAYE PİYASASI OTORİTESİ SEC, İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMADI.
Zamanda Yolculuk Yaptığını İddia Eden Adam Borsayı Karıştırdı…
Federal güvenlik görevlileri, içeriden bilgi sızdırma suçlaması yüzünden bir Wall Street borsacısını tutuklayıp sorgulamaya başladılar. Tutuklanan borsa dahisi, 2256 yılından günümüze zaman yolculuğu yaptığını iddia ediyor!
“Security and Exchange Commission” kaynaklarına göre 44 yaşındaki Andrew Carlssin, 28 Ocak tarihindeki tutuklanmasına yol açan şüphe uyandırıcı olağanüstü borsa başarısını yukarıdaki gibi garip bir şekilde açıklamakla yetiniyor.
Bir SEC görevlisi şöyle diyor: “Bu adamın palavralarına inanmıyoruz, ya delinin teki ya da patolojik bir yalan söyleme vakası. Ancak bir de şöyle bir gerçek var elimizde: Adam 800$’lık bir yatırım ile başlamış ve 2 hafta içinde sahip olduğu portföy 350 milyon doların üzerinde! Borsa üzerinden gerçekleştirdiği tüm alışlar ve satışlar beklenmedik gelişmelerin bilgisine dayanıyor, bunu şans faktörü ile açıklamak mümkün değil. Bu bilgilere sahip olmasının tek bir yolu ver, işlem yaptığı şirketlerle ilgili içeriden bilgi sızdırmış olması ki bu da yasadışı… Bize bilgi kaynaklarını söyleyene kadar onu Rikers Adası’ndaki bir hücrede tutmayı düşünüyoruz.”
Geçen yılki borsa dalgalanmaları pek çok yatırımcıyı beş parasız bırakmıştı. Aynı esnada Carlssin 126 çok riskli işlem gerçekleştirip hepsinden de yüksek kazançlar elde edince gözler bir anda bu borsacıya dönmüştü. Carlssin, 200 yıl ileriki bir tarihten, yani gelecekten günümüze geldiğini iddia ediyor ve tabii o zamanki tarih ve istatistik kayıtlarında da günümüzdeki borsa dalgalanmaları detaylı olarak yazıyormuş. Carlssin’e göre: “Bu fırsata karşı koymak çok zordu. Aslında her şeyin sıradan ve doğal görünmesini planlamıştım. Bilirsiniz işte, sağda solda birkaç doları bile bile kaybedecek ve böylece normal bir borsacı görüntüsü çizecektim ancak son anda yakalandım.” Üzerine gidilen Carlssin, Usame Bin Ladin”in akıbeti ve AIDS’in çaresi gibi tarihi gerçekleri de açıklayabileceğini söyledi, tek ihtiyacı olan zaman makinesine binmesinin izin verilmesi. Ancak Carlssin, makinenin nerede olduğunu bir türlü söylemediği gibi nasıl çalıştığını açıklamayı da reddediyor. Sebep: “Bu teknoloji, kötü güçlerin eline geçebilir.” Yetkililer, bu adamın iddialarının palavra olduğu konusunda hemfikir; ancak bir SEC yetkilisi şunu itiraf ediyor: “Elimizdeki tüm federal kayıtları taradık, Andrew Carlssin isimli biriyle ilgili olarak, böyle bir adamın yaşadığını, bir şeyler yaptığını gösteren Aralık 2002 tarihinden önce hiçbir kayıt yok.”